MEB-Üniversite iş birliği kapsamında Üsküdar Üniversitesi ve Hakkı Demir Anadolu İmam Hatip Lisesi protokolüyle gerçekleşen, “Okuyan Anne Projesi” söyleşisi Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkede gerçekleşti.
Proje koordinatörlüğünü Dr. Öğr. Üyesi Nebiye Yaşar’ın üstlendiği programda, 6 ayda Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın 6 kitabını okuyan 66 anne bir araya geldi. Projeye katılan anneler Tarhan’a okudukları kitaplar hakkında sorular yöneltti.




“Bu tarz projelerin arttırılması gerekiyor”

Milli Eğitim Bakanlığı- Üsküdar Üniversitesi iş birliği protokolü ile sosyal sorumluluk projesi kapsamında Kasım 2017’de başlayan projede 66 anne, Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın yazarlığını yaptığı, 10 adımda Pozitif Psikoloji, Duyguların Psikolojisi ve Duygusal Zekâ, Kendinizle Barışık Olmak, Bilinçli Aile Olmak, Kadın Psikolojisi ve Aile Okulu isimli kitaplarını okudu.

Yazar Prof. Dr. Nevzat Tarhan ile söyleşi programın açılış konuşması ve moderatörlüğünü yapan Üsküdar Üniversitesi Reklam Tasarımı ve İletişim Bölüm Başkanı Doç. Dr. Dinçer Atlı Projeyi ortaya çıkaran şeyin insanın varlığına anlam verme ve kitap okuma alanında gelişme olduğunu söyledi. Atlı, Türkiye’de kitap okuma oranlarının yükselmesi için bu tarz programların arttırılması gerektiğinin altını çizdi.



 “Cennet annelerin ayakları altındadır”

Hakkı Demir Anadolu İmam Hatip Lisesi’nin Müdürü Hakkı Kocakaya da özellikle klasik sanatlarda açtığı sınıflarıyla bilinen ve bu uygulamayla Türkiye’de bir ilk olan İmam Hatip Lisesi’ni kısaca tanıttı.
Yürütülen projenin örnek bir çalışma olduğunu belirten Kocakaya şu değerlendirmelerde bulundu: “Toplum olarak birbirini eğiten bireyleriz.
Güzel sonuçları olacak bu projeyi geliştirerek devam ettirmeyi düşünüyoruz. Üsküdar Üniversitesi’ne bu bağlamda çok teşekkür ederiz.”



Tarhan: “Yazdığım kitaplarda koruyucu ruh sağlığını önemsedim” 

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan da, bir psikiyatrist olduğunu, günümüzde psikiyatristlerin depresyon üzerine yazdıklarını ve karamsar davrandıklarını fakat kendisinin daima “koruyucu ruh” üzerine yazdığını ve umut verici davrandığını söyledi.
Tarhan, “Özellikle Batı’da çift terapistleri, boşanma terapistleri gibi davranıp, hastalarının aile hayatını bitirmeye çok meyilliler. Boşanmak isteyen taraflar da çok küçük sorunları büyüterek boşanma kararı alıyorlar.
Son yıllarda Türkiye’de boşanma oranı oldukça yükseldi. Eğer evliliğinizi kurtarmak için elinizden gelen her şeyi yaptığınızı düşünüyorsanız, o zaman boşanmayı bir seçenek olarak görebilirsiniz ancak bu en son seçenek olmalı.
Daha evlenirken olmaz ise boşanırım düşüncesi yanlış bir tutumdur. Boşanmak seçenek değil sonuç olmalıdır.” şeklinde konuştu.
 
0-6 yaş altın çağ

Türkiye’de değerler, değer eğitimi olarak veriliyor. Aslında değerler eğitimi, değer içerikli eğitim şeklinde verilmelidir diyen Tarhan: “Her fırsatı, bir değer eğitim verme fırsatı olarak görmek gerekir.
Anne ve baba bu noktada çok önemli bir konumdadır. Değerleri önce kendileri yaşamalılar, daha sonra çocuklar anne ve babalarından etkileneceklerdir.
Değerler, tıpkı güzel kokulara benzerler, eğer biz o değerleri üzerimizde taşırsak başkalarına da bulaşacaktır elbet” ifadelerini kullandı.
Nasihati kar yağışına benzeten, devamlı, kararlı ve tutarlı olması halinde fayda sağlayacağını vurgulayan Tarhan, fazla nasihatle çocukları bunaltmamak gerektiğini söyledi.
Bundan dolayı öncelikle anne ve babaların rol model olması ve değerleri öncelikle kendilerinin yaşamaları gerektiğini kaydetti.



“Anneler geleceği kuşatıyor”

Hakkı Demir Anadolu Lisesi’nde öğretmenlik yapan ve projenin destekçilerinden olan Fatma Esra Yıldız ise, insanoğlunun günümüzde dün, bugün ve yarın olmak üzere üç şeye sıkıştığını, bu projeyle annelerin geleceği kuşattığını söyledi.

Programın sonunda projeye katılan annelere katılım belgesi verildi.

Toplu fotoğrafın çekilmesinin ardından program sona erdi.