Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Üsküdar Üniversitesi ve NPİSTANBUL Beyin Hastanesi iş birliğinde düzenlenen Instagram canlı yayınında gençlerle buluştu. Covid-19 salgını sürecinden geçtiğimiz bugünlerde gençlere “Evde kalın ama hareketsiz kalmayın” dedi. Kasapoğlu, bakanlık olarak 2019 yılını Gönüllük Yılı olarak ilan ettiklerini hatırlatarak gençlere “Gönüllülük halkasını genişletelim” dedi.

Üsküdar Üniversitesi resmi Instagram hesabı üzerinden “Üsküdarlı gençlerle-buluşmalar” kapsamında yapılan yayınların 10 Nisan 2020 Cuma akşamki konuğu Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu oldu. Kasapoğlu, canlı yayında Üsküdar Üniversitesi Bir Düşün Sosyal ve Siyaset Kulüp Başkanı Emirhan Dursun’un sorularını yanıtladı.

Bu günler mesafe kat etmek için bir fırsat

Koronavirüsün yol açtığı Covid-19 virüsü nedeniyle zor günlerden geçtiğimizi belirten Bakan Kasapoğlu, “Evde kalın” çağrısında bulunurken mutlaka hareket etmeleri gerektiğini söyledi. Kasapoğlu, “Gençlerin hareketi artırmaları lazım. Çünkü bu süreci biz irtifa kaybı olarak değil, bilakis mesafe kat etmek için bir fırsat olarak görüyoruz” dedi.

Bakanlığımız gençlerin ve sporcuların bakanlığı

Bakanlık olarak gençlerin ve sporcuların bakanlığı olduklarını belirten Kasapoğlu, “Bakanlığın iki alanı var. Gençlik alanı daha çok gençleri kapsasa da spor alanında toplumun her kesimine hitap eden bir bakanlığız. Bakanlığımız tüm Türkiye’ye aileye, gençlere ve bu anlamda kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla, engelli ve engelsiz tüm kesimlere hitap eden bakanlık. Özellikle 20 milyon genç, ülkenin en büyük güçlerinden bir tanesi. Dünyanın en genç nüfusuna sahip bir ülkeyiz. Nitelikli olması itibariyle de önemli bir nüfus. Bu yüzden bizim bu noktada bakanlığımızın faaliyetleridir. O nedenle bakanlık olarak gençlerimizle iletişim çok önemli, çok mühim. Gençlerle her görüşmemde bu bakanlık sizin bakanlığınız diyorum tüm samimiyetimle ve kalbimle. O nedenle bu noktada sizlerle iletişimimizi güçlü tutmamız lazım” dedi.

Gençlerden projelerini bekliyoruz

Koronavirüs karantinaları vesilesiyle ortaya çıkan bu buluşmalarda da bakanlığın imkanlarını anlatmaya çalıştığını kaydeden Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “Bakanlığımızın ne tür imkanlar sunduğunu, gençlerden ne tür beklentileri olduğunu belirtiyorum. O yüzden sunduğumuz imkânlar kadar gençlerimizin bizlere sağlayacağı ve getireceği projeler çok mühim ve önemli. Buradaki etkileşimimizin çok kritik ve stratejik olduğunun altını çizmek istiyorum. Bakanlığımızın gençlere imkân sunmaya yönelik yüzlerce faaliyeti var. Gençlerimizden şunu da bekliyorum; lütfen önerilerinizi, projelerinizi hatta itirazlarınızı, biz analiz eden üreten, gerektiğinde itiraz eden ama öyle yıkıcı değil yapıcı olacak. Fikir ortaya koyacağız, çözüm önerileri sunacağız. Bizim idealimiz bu” diye konuştu.

Sizlerle iletişim bizim için vazgeçilmez

Bakanlık olarak projelerden gençlik merkezlerine, eğitim ve araştırma faaliyetlerinden sivil toplum faaliyetlerine, gönüllülük çalışmalarından sportif girişime, sporla ilgili performans çalışmalarına ulusal ve uluslararası çalışmalara kadar pek çok alanda var olduklarını belirten Kasapoğlu, “Bu gücümüzü daha yukarılara çıkarmak elbette mümkün. Bu ekibi nitelik ve nicelik itibariyle güçlendirmek mümkün. O yüzden sizlerle iletişimimiz bizler için vazgeçilmez. Bu bağı güçlendireceğiz. Kalpten kalbe yol var” dedi.

Zaman en büyük emanet, iyi değerlendirmeliyiz

Emirhan Dursun’un akademik yıllarındaki başarısının sırrını sorduğu Kasapoğlu, “’İki günü eşit olan ziyandadır’ bu peygamber efendimizin bize tavsiyelerinden bir tanesi. Çok mühim olduğunu düşünüyorum. O yüzden görevimiz, vazifemiz ne olursa olsun, iki günümüz birbirine eşit olmayacak. Üretme adına, fayda ortaya koyma adına. Peygamber efendimiz bir başka nasihatı da şudur; İnsanların hayırlısı insanlığa faydalı olandır. O yüzden faydalı olma vesilesiyle gayesiyle her gün bir adım ileri, kendimizi geliştirme noktasında bir anlayış geliştirdiğimiz takdirde bu bize günlük hayatta hem çalıştığımız alanda başarıyı da getirecektir. Zaman bize en büyük emanet, onu değerlendirmek çok önemli” dedi.

Hayallerimiz için ter dökeceğiz

Hayallerin önemli olduğunu belirten Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “Bizde ne yok, bencillik yok. Biz kollektif bir mantıkla, bu ruhla, ekip anlayışıyla çalışıyoruz. Kendimiz için istediğimizi arkadaşlarımız ve sevdiklerimiz için isterken kendimiz için istemediğimizi sevdiklerimiz ve başkaları için de istemememiz lazım. Bu ruhla, ideallerimizle hatta, ideallerimiz olacak, hayallerimiz olacak ve o hayallerin tabii ki takipçisi olacağız, hayallerimiz için ter dökeceğiz, gayret göstereceğiz. Bence başarıda en büyük yol haritaları bunlar genel olarak” dedi.

Bakanlığın kültür yayınlarını hediye edeceğiz

Biyografi okumayı çok sevdiğini, hayat hikâyelerini çok öğretici bulduğunu belirten Dr. Kasapoğlu, “O yüzden okuduklarım, gördüklerim, gözlemlediklerim. Bakanlığımızın kültür yayınlarında çok geniş bir çalışmamız var bizim. Dünya klasikleri, Türk klasikleri, özgün yayınlar, biyografiler var. İnşallah bunlardan size bugünün hatırası olarak sizlere hediye edeceğiz” dedi.

“Pervari’den Paris’e” isimli kitabı tavsiye etti

Dr. Kasapoğlu, biyografi konusunda gençlere önereceği eserler konusunda da “Biyografi ile ilgili belirtmem gereken çok yayın var. Bunları size bir liste olarak en azından 5 tanesini paylaşmak isterim. Bir çalışma yapıp öyle paylaşayım. Çok özgün yayınlar, kitaplar var. Mesela; İhsan Süreyya Sırma hoca vardır, kendisinin ‘Pervari’den Paris’e’ diye bir çalışması vardır. İlahiyat fakültesi mezunu, Sorbone’dan doktorası var. Siirt’in Pervari ilçesinden Paris’e Sorbone’a Fransa’ya bir yol hikayesini, hayatını anlatmış. O hem bir akademisyen, hem bir mütefekkir, hem bir aksiyon insanı olarak onun hayat tecrübelerini o kitapta bulabilirsiniz” dedi.

Sosyalleşmek çok önemli

Üniversitelerdeki kulüp faaliyetlerinin önemine işaret eden Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, şunları söyledi:

“Diyalog noktasında sosyal anlamda çok gayret göstermemiz gerekiyor çünkü iletişim en büyük imkânlarımızdan biri. Bu iletişimi en güçlü şekilde kullanmak tabii ki bir tecrübe meselesi. O yüzden okullarımıza devam ederken, derslerimize çalışırken aynı zamanda bir toplumun fertleri olduğumuzu unutmamamız lazım. Sosyal olmamız gerekiyor. Bizi sosyalleştirecek pek çok imkân, pek çok çalışma var. Bunun yanında tabii ki üniversitelerde sizi yarınlara hazırlayacak alanlarınızla ilgili. Yarınların anneleri, babaları olarak, yarınların profesyonelleri olarak, belki siyasette, belki akademide, belki iş hayatında başka bir noktada görev alacak insanlar olarak kendinizi çok iyi yetiştirmeniz lazım. Ve bunun yolu da sorumlulukları erken yaşta almaktan geçiyor. Sorumluluk alan insanın olaya bakışı, olayı tecrübe edişi hayat bağlamında çok daha farklı oluyor. O yüzden ben bizzat kulüp çalışmalarında yer alan bir arkadaşınız olarak o süreçte gerçekten önemli tecrübeler edindim.”

Zorluklar sizi yıdırmasın

Hayatta kimi zaman zorlukların da çıkacağını belirten Dr. Kasapoğlu, “Önemli olan o zorluklarla nasıl mücadele edebileceğiniz. Edineceğiniz tecrübeleri yarınki yaşamınıza nasıl aktaracağınız önemli. Aynı zamanda bu kulüp çalışmaları yol arkadaşlıkları demek. Bu tür çalışmalar yaptığınız arkadaşlarınızla yarınlarda üstleneceğiniz görev alanlarında, çalışma hayatında o yol arkadaşlığını devam ettirme imkânı da bulabilirsiniz. O yüzden bu çalışmalar lütfen ihmal edilmemesi gereken çalışmalar olarak zihninizde yer edinsin. Bu çalışmaları devam edelim, bazen bu çalışmalar birkaç arkadaşın omzunda kalır, ağır gelir ama inanın siz ne kadar yüklenirseniz o ağırlık size yük olmaz, mükâfat olarak karşınıza çıkar. Elinizi taşın altına koymaktan hiçbir zaman tereddüt etmeyin. Kendinize inanın, güvenin. Zorluklar, sıkıntılar, problemler sizi yıldırmasın” tavsiyesinde bulundu.

Hayallerimizin peşinden yılmadan gidelim

Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu,  “Hayallerimiz hep var inşallah hep var olacak. Hayal kuran bir toplum, hayal kuran bir gençlik, hayalleri olan ve hayallerinin peşinden giden bir gençlik olmalı, ben gençlerimizi bu anlamda hakikaten çok pozitif görüyorum. Eğitim sistemimizin de buna uygun olması lazım. Çok küçük yaştan itibaren çocuklarımızı hayal kuran ve hayal kurmaktan çekinmeyen, özgüven sahibi ve o özgüveni törpülemeyecek bir metotla, anlayışla, o sorumlulukla yetiştirmemiz lazım. O nedenle hayallerimiz 7 yaşımızda da olsa 77 yaşımızda da olsa olmalı ve bu hayallerin peşinden de yılmadan, bıkmadan usanmadan cesaretle ve inançla gitmemiz lazım.”

Gençlere çok güveniyoruz

Gençlere çok güvendiklerini belirten Kasapoğlu, “Çok hayallerimiz var en büyük hayallerimizden bir tanesi de gençlerimizde olan diyaloğumuzun çok, çok daha güçlü olması çünkü hakikaten gençlere çok güveniyoruz güvenle birlikte inanıyoruz. Bunun en büyük ispatı da Sayın Cumhurbaşkanımızın Büyükşehir Başkanlığı dönemi itibariyle 25 yıldan fazla zamandır gençlere verdiği önem, gençlerle birlikte ortaya koymuş olduğu çalışmalar. Şu an kabinemiz Türkiye’nin Cumhuriyet tarihi boyunca tarihinin en genç kabinesi bu bir, ikincisi Türkiye’de seçme ve seçilme yaşı ben talebe iken 30’du. Seçme yaşı 25’ti. Şu an ikisi de 18’e indi. Dolayısıyla gençlere mevzuat anlamında hakkın tanınması anlamında çok ciddi bir imkan sunuluyor ve de yatırımlar yapılıyor” dedi.

Standartlarımız çok yüksek

Bakanlık olarak çalışmalarından da bahseden Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “Şu an itibariyle ülkemizdeki yurt kapasitesine baktığımızda, şimdi karantina vesilesiyle dünyanın dört bir yanından gelen vatandaşlarımızı yurtlarımızda ağırlıyoruz. Ve hakikaten ben yurtlarımızdaki kalan misafirlerimizin Kanada’da, Fas’ta, Tunus’ta, Malta’da üniversite okuyan arkadaşlarımız var. Dünyanın her yerinde olan arkadaşlarımız şu an karantina nedeniyle yurtlara geliyorlar, gidiyorlar, onlarla yoğun bir mesaj trafiğimiz var. Ve şunu söylüyorlar; Gittiğimiz en gelişmiş üniversitelerde en gelişmiş şehirlerde bu standartlarda yurt görmedik.‘  Yurtlarımızla, üniversitelerimizle, sportif pek çok imkânla gençlik merkezlerimizle çok önemli kat edilen bir aşamayı bize gösteriyor. O yüzdendir ki gençler bizim her şeyimiz. Gençlerimize çok güveniyoruz” dedi.

Motivasyonumuz güçlü olmalı

Covid-19 salgını nedeniyle şu an olağanüstü bir durumdan geçtiğimiz bugünlerde gençlere tavsiyelerde de bulunan Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, tavsiyelerini şöyle sıraladı:

“Şu an için ne diyoruz evde kal ama hareketsiz kalma. Tabi buna hem fiziksel hem de zihinsel anlamda hareketlilik olarak bakmak gerekiyor. Bu zor günler moral ve motivasyon açısından çok güçlü olunması gereken günler. Dünya çok zor bir zamandan geçiyor. Geçtiğimiz günlerde 90 yaşındaki bir teyzemizle konuşurken; ’90 yaşıma geldim böyle bir durumu ben yaşamadım evladım’ diyor. Bugüne kadar karşılaşılmayan vehamette bir durum var. O nedenle moral, moral, moral. Moralimiz, inancımız, iyimserliğimiz. Biz hep iyimser bakacağız. Pozitif yaklaşımımız. O nedenle ben bu anlamda gençlerimizin çok sorumlu olduğunu düşünüyorum. Niçin sorumluluk? Çünkü gençlerimizin toplumun enerji, moral, motivasyon kaynağı olması lazım ve bu süreçte de bunu en güzel şekilde ortaya koymaları lazım.

Gönül mesafesini sıklaştıracağız

Büyüklerimizi her zamankinden daha çok önemseyen, büyüklerimize her zamankinden daha çok saygı gösteren, hürmette kusur etmeyen, saygısıyla, şefkatiyle, muhabbetiyle, onların gönlünü alan, rızasını kazanan bir gençlik. Görüyoruz ki hamdolsun karşımızdaki gençlik böyle bir gençlik. O nedenle bu zamanları moralle, motivasyonla başta büyüklerimiz olmak üzere insanların gönlüne girerek, onlarla iletişimi çok güçlü tutacağız. Sosyal mesafeye elbette dikkat edeceğiz ama gönül mesafesini bir o kadar sıklaştıracağız. Dolayısıyla yapacağımız şey ihtiyacı olan büyüklerimizin ihtiyacına koşmak, kimsesi olmayan büyüklerimizin kimi kimsesi olmak, gerektiğinde pazar ve market alışverişini yapmak bu anlamda onların hizmetinde olmak çok mühim bir sorumluluk.”

Teknolojiyi bilinçli kullanalım

Bu süreçte vakti çok verimli değerlendirme sorumluluğunun unutulmaması gerektiğini kaydeden Kasapoğlu, “Elbette sosyal medya, teknolojiyi en güzel şekilde kullanacağız. Ama kullanıcının biz olduğumuzu unutmamamız lazım. Teknolojiden istifade ederken, bizim teknolojiyi kullanmamız lazım, teknolojinin bizi kullanmaması lazım. O yüzden yapacağımız şey bugüne kadar okusaydım diyerek ertelediğimiz okumaları yapmak. Okumak kadar mühim olan yazmak. Kendisini yazarak ifade etmek de çok önemlidir. Edebiyatın pek çok türü ile kendini geliştirmiş, sanat ile tabii ki bu anlamda her yönüyle güçlü bir gençlik için, zamanı iyi değerlendirmek için de bize çok mühim görevler düştüğünü de ifade etmek istiyorum” diye konuştu.

Sportif faaliyetleri ihmal etmeyin

Bu dönemde sporun da ihmal edilmemesi gerektiğini kaydeden Kasapoğlu, “Sportif olmak da çok mühim. Sağlık çok mühim. Sağlığın biliyorsunuz üç hali var, biri bedensel sağlık, diğeri zihinsel sağlık, üçüncüsü de sosyal sağlık. Bu üçünün bir arada olması, tam iyilik halini gösterir. O nedenle bize bu zor günlerde bedensel, zihinsel ve sosyal anlamda üçü için de çalışma noktasında imkânlar önümüze çıkıyor.  Ben siz değerli genç arkadaşlarımızın da bunların farkında olduğunu ve en güzel şekliyle değerlendireceğini ve değerlendirdiğini düşünüyorum” dedi.

Toplum olarak gönlü zengin, gönlü geniş bir toplumuz

Bakanlık olarak 2019’un Gönüllülük Yılı olarak ilan edildiğini, gönüllülük kavramının bugünlerde çok rastlanılan bir davranış biçimi olduğunun hatırlatılması üzerine Kasapoğlu, şunları söyledi:
“Gönüllülük gerçekten önemli bir kavramı, önemli bir misyonu ifade ediyor. Çünkü gönüllü olmak her şeyden önce gönül sahibi olmayı gerektiriyor. Biz toplum olarak gönlü zengin, gönlü geniş bir toplumuz. Bu da bizim için önemli bir nimettir. Böyle bir toplumun ferdi olmak önemli bir imkândır. Biz istiyoruz ki gençlerimiz gönlü zengin milletimizin bu özelliğini daha güçlü bir şekilde ileriye taşısın. Maalesef öyle bir dünyada yaşıyoruz ki bireysellik ön planda, kolektif ruhtan ziyade ben kavramı ortaya çıkan bir dünyada yaşıyoruz. Bu üzücü bir şey. İşte bizim bu konuyu açmamızı sağlayacaklardan biri bu gönüllülük kavramı. Gerektiğinde bir öğrenciye matematik dersini çalıştırmak ya da bir kitabı alıp onunla beraber okumak ya da bir teyzemizin pazar alışverişine gitmek ya da bir amcamızın evine gidip onun sofrasına misafir olmak.

Gönüllülük halkasını genişletmemiz lazım

Aklınıza ne gelirse, insanlara faydalı olmak. Sadece kendine değil başkasına faydalı olmak. Hayır, işlemek zanaat sahibi olmak. Bunların her biri bizlerin gönüllülük konusunda ne kadar zengin bir mirasa sahip olduğumuzu ortaya koyan kavramlar. Bakanlık olarak 2019 yılı gönüllülük çalışmalarımızda bu inisiyatifi ele aldığımız çalışmalarda çok güzel izlenimlere, çok güzel geri dönüşlere ulaştığımızı ifade etmek isterim. Ama bizim bu halkayı genişletmemiz lazım. Bu olguyu büyütmemiz lazım. Görüyoruz şimdi gönüllülük faaliyetlerini. Bizim ülke olarak bu zenginliğimizi, hem bu çıtayı yukarı taşıyarak hem de bu olguyu genişleterek daha farklı boyutlara yükseltmemiz mümkün. 2019 yılında başlattık gönüllülük yılını ama bundan sonra bizim için her yıl gönüllülük yılı, her gün gönüllük adına bir görev ifade edeceğimiz bir gün.”
İçinde bulunduğumuz bugünlerin de geçeceğini ifade eden Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, böylesi buluşmaları önemli bulduklarını belirterek şunları söyledi:

“Bugünkü gibi sizlerle dijital ortamlarda buluşmak tabi ki bizler için mutluluk olacaktır. Ama inşallah sizlerle yine kucaklaşabileceğimiz imkân da olacak. Bu zamanlar geçene kadar yine bu platformu biz buluşma noktası olarak etkin bir şekilde kullanalım. Yeni buluşmaları planlayalım. Az da olsa devamlılık arz eden faaliyetler çok önemlidir. O nedenle bizim bu sürekliliği sağlamamız gerekiyor. İletişimimiz, irtibat çok mühim. Bugün bizi izleyenlere, bu programa katılanlara görmesek de mesajları ekranda görünüyor, göndereceğim kitapları inşallah okuyacaksınız, belki bir dahaki toplantıda onları konuşuruz. Size hayat hikâyeleri, biyografilerle ilgili kitapları tavsiye ederim. Burada bir bakanlık var; Gençlik ve Spor Bakanlığı, bu Bakanlık sizin Bakanlığınız. Ülkemizin dört bir yanındaki tesislerimiz, gençlik merkezlerimizden yurtlarımıza,  salonlarımıza kadar her imkân sizlerin imkânı. Bunlara lütfen sahip çıkın. Bunlarla ilgili proje, öneriler geliştirin, bize iletin. Biz de sizi destekleyelim. Bu süreçte gençlerimize daha çok ulaşmak için daha neler yapılabilir bunları konuşalım. Yeter ki sizlerle gönül bağımız güçlenerek devam etsin.”