Teşhis ve tedavide çok önemli bir yeri olan medikal radyasyon, son yıllarda bilim ve akademi dünyasında yürütülen çalışmalar sayesinde çok daha geniş alanda ve etkin şekilde kullanılıyor. Üsküdar Üniversitesi Medikal Radyasyon Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından yürütülen çalışmalarla sağlık alanında önemli katkılar sağlanması hedefleniyor. 

Üsküdar Üniversitesi Medikal Radyasyon Araştırma ve Uygulama Merkezi (ÜSMERA) Müdürü Doç. Dr. Hüseyin Ozan Tekin, merkezin çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Yapay radyasyonun keşfinin, bilim tarihinin dönüm noktalarından bir tanesi olduğunu kaydeden Doç. Dr. Hüseyin Ozan Tekin, “Bu keşif, devamında gelecek yüz yıldan fazla bir sürede tıptan endüstriye, enerji üretiminden daha birçok alana kadar köklü dönüşümlerin gerçekleşmesini sağladı. Bu alanlardan bazıları da tanısal ve tedavi amaçlı tıbbi uygulamalar için x ışınları ve gamma ışınlarının kullanımını esas alan diyagnostik radyoloji, nükleer tıp ve radyoterapi alanları oldu. Radyasyonun biyolojik ölçeklerde deteksiyonu ve dozimetrik işlemleri fiziksel olarak çok zor veya hemen hemen imkânsızdır. Bu nedenle, klinik tedaviyi veya endüstriyel bir uygulamayı azami seviyede verimlilikle gerçekleşmesini sağlayacak bazı ön çalışma metotları –ki bunlara simülasyon diyoruz, son yıllarda ön plana çıkmıştır. Olası sonuçları gözlemlemek ve gözlemlenen sonuçlara göre yapılacak işleminin seyrini değiştirmek radyasyon ile yapılması planlanan işin toplam kalitesini artıracaktır. Literatür çalışmaları son derece güncel şekilde devam etmekte ve teorik çalışmaların da önemi günden güne artmaktadır” dedi.

2015’te kurulan ÜSMERA, Türkiye’de bir ilkti

ÜSMERA’nın tüm bu gereklilikler göz önünde bulundurularak 2015 yılında Üsküdar Üniversitesi bünyesinde kurulduğunu kaydeden Doç. Dr. Hüseyin Ozan Tekin, “O tarihte, isim ve format bazında Türkiye’deki ilk merkezdi. Merkezin amacı tamamen teorik çalışmalara yönelerek dünyanın farklı ülkelerinden araştırmacıları da deneysel çalışmaları ile dahil ederek literatüre katkı sağlamak idi. Bu merkez fikri o yıl kurucu rektörümüz Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a sunulunca kendileri de her zamanki gibi bilimsel yenilikleri destekleyen yaklaşımı ile merkezin kurulması için işlemlerin başlatılması yönünde bizleri teşvik etti. Kurulduğu günden itibaren, nükleer radyasyon ve medikal uygulamaları başta olmak üzere birçok alt alanda çalışmalarda bulunduk. Bugün geriye dönüp baktığımızda birçok yayın, ortak proje, yetiştirilen yüksek lisans ve doktora öğrencileri, uluslararası düzenlediğimiz uygulamalı eğitimler, çalıştaylar, sempozyumlar olmak üzere bir çok bilimsel faaliyeti ÜSMERA bünyesinde gerçekleştirme fırsatımız oldu” diye konuştu.

ÜSMERA, önemli akademik çalışmalara imkan sağladı

ÜSMERA olarak çalışmalarının bugüne kadar 2 binden fazla atıf alarak literatüre ilham verdiğini kaydeden Doç. Dr. Hüseyin Ozan Tekin, “akademisyenleri yüzlerce bilimsel eseri literatüre kazandırarak ÜSMERA adını literatüre tanıttı”dedi. Çalışmalarımızın literatürde ne denli yankı yaptığını merkezimizde doktora sonrası çalışmalarını sürdürmek isteyen Dünyanın birçok farklı ülkesinden bilim insanlarının ne denli istekli olduğu görünce anladık. ÜSMERA özellikle Monte Carlo Metodu’nun radyasyon çalışmaları konusunda uygulanması bakımından Türkiye’deki belki de en iddialı merkez oldu. Bu durum birçok lisansüstü öğrencinin yetişmesine olanak sağlarken bazı yeni tekniklerinde gelişmesini sağladı.” Dedi.USMERA bünyesinde 2019-2020 Akademik Yılında birçok ülkeden üniversitelerle ile iş birliği yapıldığını kaydeden Doç. Dr. Hüseyin Ozan Tekin, “Almanya, Slovakya, Çin, Jamaika, Suudi Arabistan, Hindistan, Irak ve Mısır’dan üniversitelerle çalışmalar yürütülmektedir. 2020 yılının ilk 10 aylık döneminde, geçen akademik yılda USMERA akademik çalışma planında yer alan hedefler arasında bulunan farklı tür radyasyon azaltım parametrelerinin çalışmalara dahil edilme planı gerçekleştirildi. Literatürde az çalışılan konulardan olan ALFA ve PROTON azaltım parametrelerini (Mass Stopping Power / Projected Range) ve özellikle radyoterapi alanları için önem arz eden Hızlı Nötronların Kontaminasyonunu azaltma adına önemli bir parametre olan Effective Removal Cross-Section’ı USMERA öğretim üyelerinin yayınlarına dahil oldu. ÜSMERA akademisyeni Doç. Dr. Özge Kılıçoğlu yürütücülüğünde,  medikal alanlar ve radyasyon doz ölçümlerine yönelik olarak geliştirilen ve patentleme ve ticarileşme potansiyeli de olan araştırma projesinin ön çalışmalarına Üsküdar Üniversitesi BAP desteğiyle başlandı.” Dedi.

Önümüzdeki yıllarda özellikle yapay zeka çalışmaları ile tanı ve tedavi süreçlerine dair öngörü modelleri oluşturulmasının hedeflendiğini kaydeden Doç. Dr. Hüseyin Ozan Tekin, “Devam eden proje kapsamında, radyolojik doz takip sistemi ile hastaların aldıkları kümülatif doz tespit edilerek oluşturulacak öngörü modeli ile hekimin sonraki tedavi süreçlerine dair hastaları koruyucu yöntemler önerilecektir. Derin öğrenme algoritmalarının ve büyük veri ile medikal veri analizi yapılarak biomarker potansiyeli olan işaretçilerin tespit edilmesi, akıllı fiziksel sistemler geliştirilmesi, psikiyatrik hastalıkların sınıflandırılması ve tedavi yöntemlerinin önerilmesi çalışmalarına ağırlık verilecektir.” Dedi.

Yüzeysel ve derin öğrenme algoritmaları, simülasyonlar ve büyük veri analizi çalışmaları ile önemli çalışmalar yürüten Üsküdar Üniversitesi bu alanlarda ihtisaslaşmış merkezleri ile sağlık bilimlerine katkı sağlamaya devam ediyor. Bu çerçevede AR-GE projeleri, YAZAMER ile birlikte yürütülüyor

ÜSMERA’nın ARGE projeleri ile katma değer üreten yazılım/uygulama geliştirme çalışmalarını YAZAMER ile birlikte yürüttüğünü ifade eden Doç. Dr. Hüseyin Ozan Tekin, “İki araştırma merkezi ortak yürüttükleri projelerle medikal radyasyon alanında önemli çalışmalara imza attı. Halihazırda Covid-19’in klinik öncesi radyofarmasötik tedavisi ve radyasyon direnci tepkilerine dair iki araştırma makalesi yüksek etki faktörlü dergilerde değerlendirme aşamasındadır. Her iki merkez, bundan sonraki süreçte de üniversitemizin öncelikli araştırma alanı olan sağlık bilimleri alanında lisansüstü öğrencilerimizin katkılarıyla bilim üretmeye devam edecektir” diye konuştu.Covid-19 sürecinde Sars_CoV_2 başta olmak üzere bazı virüslerin radyasyon azaltım özelliklerini teorik olarak inceleme fırsatı bulduklarını kaydeden Doç. Dr. Hüseyin Ozan Tekin, “Burada elde ettiğimiz enteresan veriler var. Virüslerin radyasyonu azaltım özellikleri, özellikle de bu virüslerin radyasyon rezistansı ve olası mutasyon eğilimleri ile ilişkilendirilebilir mi? Bunları çalışmaları ilerlettikçe daha iyi görme fırsatımız olacak. Bu çalışmalar şu anda değerlendirilme aşamasındalar. Daha birçok planladığımız ve literatüre katkı sağlayacağını düşündüğümüz çalışmalar için de dikkatle çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.

ÜSMERA’da yapılan uygulama ve araştırma çalışmalarının  sonuçlarının, medikal radyasyon kullanımı esasına dayanan diyagnostik radyoloji, nükleer tıp ve radyoterapi olmak üzere bir çok farklı alanda kullanıldığını kaydeden Tekin, “Bu kullanım yaygınlığını, yayınlarımıza yapılan atıfların geldiği dergilerden ve yayın türlerinden anlayabiliyoruz. Elde ettiğimiz bu çeşitlilik bizleri de mutlu etmekte ve çalışma spektrumumuzun ne denli evrilmesi konusunda bizlere güçlü bir referans sağlamaktadır” dedi.

ÜSMERA’nın bilim dünyasına katkısı büyük

ÜSMERA’nın özellikle uluslararası projelerde yer almasının Türk bilim dünyası açısından çok önemli olduğunu kaydeden Doç. Dr. Hüseyin Ozan Tekin, şunları söyledi:

“ÜSMERA bir fikir ürünü idi. Motivasyonunu yapay zeka ve tahmin metotlarından alan çalışmalara motive olmuş ve enerjisini bu alana aktarmış bir ÜSMERA bizim hayalimizdi. Türk bilimi için en büyük katkılarından bir tanesinin merkez bünyesinde çıkan yayınlara dünyanın birçok yerinden 5 yıl gibi kısa bir sürede yapılan 2 binin üzerinde atıf olduğu söylenebilir. Bu demek oluyor ki Üsküdar Üniversitesi ile beraber ÜSMERA’nın adı literatürde geçti ve bu alanda bir otorite haline geldi. Bugün hala ResearchGate gibi mecralarda farklı araştırmacılar tarafından sorular, iş birliği teklifleri ve iyi niyet mesajları alıyoruz. Bu bence reel bir katkıdır. Dünyada bilimin ve bilimsel iletişimin geldiği nokta bazen hayretler uyandırıyor. Artık birçok araştırmacı kendilerini farklı bilimsel iş birliklerinin içinde bulabiliyor. ÜSMERA bu okyanusu keşfetmeyi amaçladı. Bir merkezin asli amacı bilimsel veri üretmek ve nitelikli insan yetiştirmek olmalıdır. Reelde de dikkate alınan budur. Bilimsel faaliyet tanımı çok geniş olsa da bugün dünyanın en önde gelen akademik değerlendirme mecralarının esas aldığı birkaç kriter vardır. ÜSMERA bu kriterleri kendisine hedef edinmiş ve geçen 5 yıl içerisinde de çalışmalarını hep bu yönde sürdürdü. Gelecekte bu katkıların özellikle de YAZAMER gibi geleceğin bilimini esas almış merkezler ile yapacağımız iş birlikleri ile daha da zenginleşmesini umuyoruz.”