Üsküdar Üniversitesi Felsefe Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. İbrahim Özdemir  Zhenghe International Peace Foundation’nın Dubai’de düzenlediği uluslararası “China and the Indian Ocean: Discovering and Sharing Mutual Common Heritages,” (Çin ve Hint Okyanusu: Ortak Mirası Keşfetme ve Paylaşma) konferansına katıldı. Özdemir Konferansa 'Mevlana ve Konfüçyüs: Karşılaştırmalı Bir Çalışma' konulu sunum yaptı.

4-5 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilen konferansın temel teması Çin ve Hint Okyanusu bölgesindeki tarihi etkileşimler ışığında Çin ve İslam dünyası ilişkileriydi. Tarihi İpek Yolu metaforundan da esinlenerek 21’inci Yüzyılda ekonomi, arkeoloji, tarih, din, yumuşak güç ve ilgili konularında tebliğler sunuldu.

Konferansa başta Çin ve Hindistan olmak üzere, Japonya, Kore, Avusturalya, Amerika’da 100’e yakın bilim insanı, gazeteci ve gözlemci katıldı.

Konferasın iki ana konuşmacısından birisi Türkiye’den İİT eski Genel Sekreteri ve İstanbul milletvekili Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, diğeri ise İslam ve Müslüman Toplumlar konusundaki çalışmaları ile ünlü Amerikalı Prof. Dr. John Voll idi. Üsküdar Üniversitesi’nden Prof. Dr. İbrahim Özdemir de “Mevlana ve Konfüçyüs: Karşılaştırmalı Bir Çalışma” konulu tebliği ile katıldı.

Prof. Dr. İhsanoğlu konuşmasında Çinli Müslümanların sorunlarını dile getirdi ve İİT Genel Sekreteri iken bu konuda yaptığı çalışmaları örneklerle uzun uzun anlattı.

Ünlü İngiliz tarihçi ve düşünür Arnold Toynbee’nin “21’inci yüzyılın toplumsal sorunlarını çözmek için Konfüçyüs’ün” öğretilerine dayanmamız gerektiğini söylerken, diğer ünlü İngiliz Şarkiyatçısı Prof. Dr. Arthur J. Arberry’nin ise “Mevlâna, yedi yüz yıl evvel dünyayı büyük bir kargaşalıktan kurtarmıştır. Günümüzde Avrupa’yı kurtaracak tek şey de onun eserleridir” sözlerini hatırlatarak konuşmasına başladı.

Bu nedenle Konfüçyüs ve Mevlâna’nın görüşlerini incelemenin ve anlamanın tüm insanlık için önemli bulduğunu; özellikle de genç nesillerin radikal ve köktenci gruplarca istismar edilmemesi için İslam irfan geleneğini ve Mevlana’yı gençlere anlatmak zorunda olduğumuzu vurguladı.

Bu konuda Üsküdar Üniversitesinin bir ilke imza atarak Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsünü kurduğunu; enstitünün amacının ise tasavvufun bütüncül ve derinlikli bakışının kullanıldığı disiplinler arası çalışmalara dayalı, insanlığın huzur ve mutluluğa ulaşmasına hizmet edecek bir bilim ve sanat ortamı oluşturmak” olduğunu örnek bir program olarak vurguladı.

S. Huntington’ın “Medeniyetler Çatışması” tezine inananların zıddına, Doğunun iki büyük evladı olan Konfüçyüs ve Mevlana’nı karşılaştırmalı olarak çalışılmasının ve anlaşılmasının bölge ve dünya için önemli bulduğunu ifade eden Prof. Dr. Özdemir:

“Dünyada ve bölgemizde çatışmaların, savaşların, göçlerin ve trajedilerin yaşanmasını istemiyorsak, gençlerimize yeni bir paradigma ile yeni şeyler öğretmek; insan ve insanlığa “insanca” yaklaşan düşünürleri tanıtmak zorundayız” tespitlerinde bulundu.

Prof. Dr. Özdemir’in, bir sonraki Konferansın Türkiye’de ve Üsküdar Üniversitesi’nde yapılması teklifi memnuniyetle karşılanmış olup, nihai kararın yetili kurullarda görüşüldükten sonar verileceği belirtildi.